Aralarında Ankara, İstanbul, İzmir, Adana ve Hatay baro başkanlarının da bulunduğu 57 baro başkanı, Gezi davasında 18 yıl hapis cezasına mahkum edilen, Anayasa Mahkemesi (AYM) tarafından iki kez hak ihlali kararı verilmesine rağmen tahliye edilmeyen Türkiye İşçi Partisi (TİP) Hatay Milletvekili Can Atalay'ın milletvekilliğinin düşürülmesine ilişkin olarak TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş'a seslendi. Barodan yapılan açıklamada, "Anayasa Mahkemesi kararlarına uyulmaması Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın 2. maddesinde sayılan "Hukuk Devleti" niteliğine de büyük bir zarar verecektir. Bu nedenle Av. Şerafettin Can Atalay hakkındaki hükmün TBMM Genel Kurulu'nda okutulmaması yönünde bir irade ortaya koymanızı bekliyoruz" denildi.
Anayasa Mahkemesi’nin (AYM) hakkında hak ihlali kararı verdiği ancak Yargıtay 3. Daire’nin karara uymadığı için tutuklu bulunduğu cezaevinden çıkarılmayan Türkiye İşçi Partisi (TİP) milletvekili Can Atalay’ın milletvekilliğinin düşürülmesi gündemde. Kulislerde Yargıtay’ın bunları uygulamaması nedeniyle yaşanan krizde şu an için bir çıkış olmadığını savunulurken, Atalay hakkında kesinleşmiş hükmün Meclis Genel Kurulu’nda okunarak milletvekilliğinin düşürülmesinin beklendiği ifade ediliyor.
Öte yandan; iddialara göre Atalay'ın vekilliği TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş Bahreyn ve BAE ziyaretleri için yurt dışındayken düşürülecek. Kurtulmuş'un yerine nöbetçi olarak AKP’li Meclis Başkanvekili Bekir Bozdağ bakacak.
Barolar, AYM kararlarına uyulmamasının "hukuk devletine" zarar vereceğinin altını çizerek TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş'a seslendi. 57 baro başkanının ortak imzasıyla TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş’a hitaben yayınlanan açık mektup şöyle:
"TBMM Başkanı Sayın Numan Kurtulmuş, Bildiğiniz üzere İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi Anayasa Mahkemesi'nin Hatay Milletvekili Şerafettin Can Atalay'ın bireysel başvurusu üzerine vermiş olduğu ihlal kararına uymayarak kararı gereği için Yargıtay 3. Ceza Dairesi'ne göndermiş, Yargıtay 3. Ceza Dairesi de 8 Kasım 2023 tarihli kararıyla Anayasa Mahkemesi'nin ihlal kararına uyulmamasına ve hak ihlalinin kabulü yönünde oy kullanan Anayasa Mahkemesi üyeleri hakkında gereğinin takdir ve ifası için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulunulmasına karar vermiştir. Bu karar üzerine Şerafettin Can Atalay'ın avukatları tarafından Anayasa Mahkemesi'ne yapılan ikinci bireysel başvuruda Anayasa Mahkemesi bu kez Anayasa'nın 67. maddesinde güvence altına alınan seçilme ve siyasi faaliyette bulunma hakkı dışında, Anayasa'nın 148. maddesinde güvence altına alınan bireysel başvuru hakkının da ihlal edildiğine karar vererek bireysel başvuru hukuku açısından rehber niteliğinde bir karara imza atmıştır.
"Anayasal hükmün açık ihlali..."
Anayasa Mahkemesi'nin gerekçeli kararının ulaştığı İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi kararın gereklerine uymak yerine dosyayı yeniden Yargıtay 3. Ceza Dairesi'ne göndermiş, Yargıtay 3. Ceza Dairesi ise karara uymak yerine önceki kararında ısrar ederek, Şerafettin Can Atalay'ın milletvekilliğinin düşürülmesi işlemlerinin başlatılması için TBMM'ye yazı göndermiştir. Sayın Başkan, TBMM'nin kabul ettiği 2709 Sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın 153/6 hükmüne göre Anayasa Mahkemesi kararları yasama organı olan TBMM'yi de bağlar. Anayasa Mahkemesi kararına uymayarak Anayasa'yı fiilen İşlevsiz kılmayı amaçlayan bir yargı kararının gereğinin TBMM tarafından yerine getirilmesi yukarıda yer verdiğimiz anayasal hükmün açık ihlali olacaktır.
"AYM kararlarına uyulmaması 'hukuk devleti' niteliğine zarar verecektir"
Anayasa Mahkemesi kararlarına uyulmaması Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın 2. maddesinde sayılan 'Hukuk Devleti' niteliğine de büyük bir zarar verecektir. Bu nedenle Av. Şerafettin Can Atalay hakkındaki hükmün TBMM Genel Kurulu'nda okutulmaması yönünde bir irade ortaya koymanızı bekliyoruz."