Hamas'ın 7 Ekim'deki saldırılarının ardından İsrail'in Gazze'ye başlattığı hava operasyonlarında 20'nci gün geride kalırken, çatışmalar konusunda ortak tutum belirlemeye çalışan 27 AB ülkesinin lideri Brüksel'de iki günlük bir zirve için bir araya geldi.
Gazze Şeridi'nde İsrail bombardımanları sonucu yaşanan sivil ölümler ve insani durum nedeniyle AB ülkeleri arasında, İsrail'e verilecek destek mesajının kapsamı konusunda zirve öncesinde görüş ayrılıkları yaşanmıştı. Alman haber ajansı dpa'nın haberine göre liderlerin üzerinde uzlaştığı zirve sonuç bildiri taslağında İsrail'e karşı tutumu sertleştiren AB ülkeleri, İsrail'den Gazze'ye insani yardımların geçişine izin vermesini istedi. Taslakta AB ülkelerinin İsrail'e "Gazze Şeridi'ne hızlı, güvenli ve engelsiz geçişlere" izin verilmesi çağrısı yaptığı, ayrıca insani koridorlar oluşturulması ve çatışmalara ara verilmesi çağrısının da yer aldığı bildirildi.
Sonuç bildirgesi, AB liderler zirvesinin sonunda kamuoyuna açıklanacak.
"Ateşkes/insani ara" tartışması
Brüksel'deki zirvede özellikle Gazze'deki sivil halkın ihtiyaçlarının karşılanması amacıyla çatışmalara ara verilmesi çağrısının sonuç bildirgesinde ne şekilde yer alacağı tartışma konusu oldu. AB Konseyi Başkanı Charles Michel'in, zirve öncesinde hazırladığı sonuç bildirgesi taslağında "insani ara" ifadesine yer vermesi, "ateşkes"i çağrıştırdığı gerekçesiyle, Almanya'nın da aralarında bulunduğu bazı AB ülkelerinin tepkisini çekmişti.
Almanya, Avusturya ve Çek Cumhuriyeti'nin itirazı üzerine güncellenen tasarıda "insani koridorlar ve aralar" ifadelerine yer verildi. ABD, İsrail ve çeşitli AB ülkeleri, "sadece Hamas'ın işine yarayacağı" gerekçesiyle "ateşkes" ilanına karşı çıkıyor. Bu ülkeler, Gazze'deki sivil halkın temel ihtiyaçlarının karşılanması için kısa süreli olarak "çatışmalara ara verilmesi" formülünü savunuyor.
AB içinde görüş ayrılığı
AB liderler zirvesinde, İsrail'in Gazze'ye yönelik operasyonlarında sivillere yönelik hak ihlalleri konusu da tartışmalara yol açtı.
Zirvede konuşan Almanya Başbakanı Olaf Scholz, "İsrail'in insani ilkelere sahip demokratik bir ülke" olduğuna vurgu yaparak İsrail ordusunun operasyonlarında "uluslararası hukukun ilkelerine" bağlı kalacağı konusunda hiçbir tereddüttü olmadığını belirtti. Scholz, AB liderler zirvesinde asıl önemli konunun, "Hamas'ın korkunç saldırısına karşı İsrail'in desteklendiğinin gösterilmesi" olduğunu ifade etti.
Hollanda Başbakanı Mark Rutte de İsrail'in tutumunu temelde desteklediğini belirtti. "Hamas'ı yok etmediği takdirde İsrail'in geleceğinin olmadığını anlıyoruz" diyen Rutte, ancak bunun "Gazze'deki sıradan Filistinliler pahasına" gerçekleştirilmemesi gerektiğini söyledi.
Belçika Başbakanı Alexander de Croo ise İsrail'i ve özellikle de Gazze'nin abluka altına alınmasını eleştirdi. De Croo, Gazze Şeridi'ne insani geçişleri engellemenin hiçbir meşruiyeti olmadığını ifade ederek, "Hamas İsraillileri rehin aldı ancak İsrail Gazze halkınının tamamını rehin almış durumda" dedi.
AB'nin ortak bir tutum benimsemesi çağrısı yapan AB Konseyi Başkanı Charles Michel isim vermeden Rusya ve Çin gibi ülkeleri kastederek "dünyada bazılarının uluslararası toplumun belli kesimleri ile Avrupa Birliği'ni karşı karşıya getirmeye çalıştığını" savundu ve "Bu güçlere karşı sunulacak en iyi argüman bizim birliğimizdir" diye konuştu.
AB zirvesinde İsrail-Hamas çatışmalarının yanı sıra Ukrayna Savaşı ve Ukrayna'ya destek konuları da ele alınacak.
Haber, değiştirilmeden kaynağından otomatik olarak eklenmiştir