Diyarbakır'da 21 Ağustos'ta Kuran kursuna gittikten sonra kaybolan 8 yaşındaki Narin Güran'ın cesedi 19 gün sonra, daha önce aramalar yapılan Eğertutmaz Deresi’nde bir çuval içerisinde, üzeri taş ve ağaç dallarıyla kaplanmış bir şekilde bulundu.

Soruşturmada kapsamında Narin'in annesi Yüksel Güran, babası Arif Güran, iki ağabeyi, üç amcası ve 2 Eylül’de ‘kasten öldürmek'ten tutuklanan köy muhtarı amcası Salim Güran’ın eşini dahil 24 kişi gözaltına alındı.

AKP Diyarbakır Milletvekili Galip Ensarioğlu ise Narin cinayetiyle ilgili SÖZCÜ TV'ye açıklamalarda bulundu. Ensarioğlu, şu ifadeleri kullandı:

Narin, 19 gün sonra dere kenarında bir çuvalda ölü bulundu | Anne, baba, 2 abi, 3 amca ve yengesi dahil 24 gözaltı; "Bacağında kırık var, ceset deforme halde"

Narin'in ölen engelli ablası için "Düşüp öldü denildi, dosya kapandı" iddiası: "Doğal ölüm mü, cinayete mi kurban gitti; mezarı açılarak bakılmalı"

"Soruşturmada gizlilik var. Ayrıca son aşamaya gelindi. Bizlerin bazen bilmediği, bazen de bilip söylemememiz gereken şeyler var. Çünkü aile de bizim dostlarımız. Konu çok hassas. Onları da çok fazla üzecek birşey söylemek istemiyoruz. Bir taraftan aile çok büyük acı yaşarken, aile bireylerinden tutuklama ve yeni gözaltılar var... Onları daha fazla yaralayacak, somut bir delile oturtmadan, ilgili birimler taarfından netleştirilmeyen bir şeyi bizim ifade etmemiz de doğru değil.

Bir şeyi gözden kaçırmamak lazım çünkü bütün Türkiye'nin gözü bu olayda. Bu nedenle yoğun bir gözaltı durumu var. Gözaltına alınan 21 kişi arasında aile üyeleri de var ancak aile bir kişiden ibaret değil. Ailede şüpheli durumda olan yarın öbür gün netleştikten sonra suçlu durumda olan bir iki kişi varsa bile bütün aileye aynı gözle bakmak, aynı şeyi düşünmek de doğru değil.

Büyük bir aile ama varsa bir suç herkes suçlu değil. Bu böyle kızımızın vahşice katledilişi, aile kararıyla olacak şey değil. Muhakkak böyle bir şey yoktur ortada. Vahşetle ilgili kesin sonucu almak için bir iki gün beklemek iyi olacak.

Aileyle benim 40 yıllık dostluğum var. Ailenin hemen hemen tüm bireylerini tanırız. Aileye karşı çok spekülasyonlar var sosyal medyada. Siyasi görüşü üzerinden sorunu ele almak istemiş kimileri bu çok çirkin bir şey. Siyaseti uzak tutmak lazım bu olaydan. Siyasetin bununla ne ilgili olabilir. Bunun üzerinden bir siyasi partiyi karalamak rant elde etmek çok çirkin şeyler.

Ailenin Hizbullahçı olduğunu söyleyenler de var ancak aile Refah Partisi geleneğinden gelen bir aile. Geçmişte ben Doğru Yol Partisi İl Başkanlığı yaptığım dönemde benim yönetimimde de yer almış amcaları da var. İYİ Parti ve AK Parti'de yer almış aile üyeleri de var.

Şu an AK Parti ilçe yönetiminde olan bir yeğenleri de var. Merkez sağa yakın bir aile. Aşırı uçlarda olmayan bir aile. Bunu ifade etmek de çok ayıp bir şey. Bu işi siyasetle bir ilgili yok. Bu tamamen vicdani, insani."

İkinci açıklama: Bildiğimiz ve bilmediğimiz şeyler var
Ensarioğlu sözlerinin büyük tepki çekmesi üzerine, X hesabından açıklama yaparak şunları söyledi: "Bu akşam Sözcü TV’ye bağlandığım canlı yayında, Narin kızımızla ilgili söylediklerim son derece açık ve nettir. Böylesine acı bir olay üzerinden siyaset yapmaya çalışanlar, toplumun acısını istismar etmeye kalkışanlar, ahlaki değerlerden tamamen yoksundur. Bu durumu çarpıtarak farklı yönlere çekmeye çalışanların niyeti ortadadır.Canlı yayında da açıkça ifade ettiğim gibi, olayla ilgili adli süreç büyük bir titizlikle yürütülmektedir. Aile fertleriyle ilgili ‘gözaltına alınmamalı’ şeklinde bir açıklamam kesinlikle bulunmamaktadır. Vatandaşlarımızın bu tür yalan ve çarpıtmalara itibar etmemesini önemle rica ediyor, yayının tamamını izleyip değerlendirme yapmalarının daha sağlıklı olacağını düşünüyorum."

Ensarioğlu, daha sonra da Habertürk yayınına katılarak "sözlerinin istismar edildiğini" savundu ve şunları söyledi: "Sosyal medya üzerinden linç edildim adeta. Evet aileyi tanıyorum. Ailenin içinde dostlarımız var. Sözlerimin sonunu ve başını keserek verdiler. Özellikle gizlilik kararı varken; bizim de şüphelerimiz, bir takım kanaatlerimiz var. Bildiğimiz ve bilmediğimiz şeyler var. Bu aşamada bunları konuşmak yerine Zaten titizlikle bu mesele inceleniyor. Yetkililerin açıklamalarına itibar edin diyorum. Yetkililer bizden fazlasını biliyorlar. Bin sadece bunu basın önünde konuşmanın doğru olmadığını anlatmaya çalıştım. Yoksa kimsenin birşey gizlediği, gizlemesi gerektiği yönünde bir ifade olabilir mi?"