Türk heyetinin Dışişleri Bakan Yardımcısı Ahmet Yıldız’ın başkanlığında katıldığı toplantıda Suriye’de sahadaki durum ve terörizmle mücadele, bölgesel gelişmeler, siyasi süreç, geri dönüşler ile insani yardım konuları ele alındı.
Diplomatik kaynakların aktardığına göre taraflar, ”Terörle mücadele bahanesiyle hayata geçirilmeye çalışılan gayrı meşru, sözde ‘öz yönetim’ teşebbüslerinin kabul edilemez olduğunu belirtti, Suriye’nin kuzeydoğusundaki ayrılıkçı yapının baskıcı uygulamalarını kınadı, ayrılıkçı girişimleri destekleyen ülkelerin eylemlerinden duyulan rahatsızlığı ifade etti”.
Türkiye, Rusya ve İran, İdlib’e ilişkin tüm düzenlemelerin fiilen uygulanmasının önemine dikkati çekti.
Taraflar, BM Güvenlik Konseyi’nin 2254 sayılı kararı uyarınca, Suriye ihtilafında siyasi çözüm sürecinin ilerletilmesine bağlılıklarını teyit etmiş, bu çerçevede, Anayasa Komitesi’nin müteakip turunun bir an evvel gerçekleştirilmesi hususunda çağrıda da bulundu.
Ortak bildiride ayrıca “Suriyelilerin ülkelerine güvenli, gönüllü ve onurlu geri dönüşlerinin sağlanması için Suriye içinde gerekli koşulların oluşturulmasının gerekliliğini” dile getirdi.
Diplomatik kaynaklara göre “Ortak Bildiri’de taraflar, Suriye’nin siyasi birliği ve toprak bütünlüğüne yönelik güçlü taahhütlerine, Astana Süreci'nin Suriye meselesinin kalıcı çözümünde öncü rolüne vurgu yaptı, sınır ötesi saldırılar ve sızmalar dahil olmak üzere, komşu ülkelerin ulusal güvenliğini tehdit eden ayrılıkçı gündemlere karşı mücadeledeki kararlılıklarını kaydetti”.
Taraflar, Gazze’deki insani durumdan duydukları derin endişeyi de dile getirdi ve İsrail’e saldırılarını sonlandırma çağrısında bulundu.
Suriye iç savaşında Türkiye, Özgür Suriye Ordusu gibi muhalif ve Şam karşıtı gruplara destek verirken; Rusya ile İran, Beşar Esad yönetimini destekliyor.
