Gezi davasında 18 yıl hapis cezasına mahkum edilen, Anayasa Mahkemesi (AYM) tarafından iki kez hak ihlali kararı verilmesine rağmen tahliye edilmeyen Türkiye İşçi Partisi (TİP) Hatay Milletvekili Can Atalay'ın amcası TİP Amasya İl Başkanı iken 53 yıl önce faili meçhul cinayet sonucu öldürülen Şerafettin Atalay Amasya'da anıldı. Can Atalay, anmaya katılanlara teşekkür ederek, "Anayasa’nın askıya alınması karşısında ayrıntılarla değil esasla meşgul olmak durumundayız. Anayasa’ya sahip çıkmanın memlekete, geleceğimize sahip çıkmak olduğunu bir an dahi akıldan çıkarmamalıyız" dedi. 

Amasya Demokrasi Platformu, Türkiye İşçi Partisi (TİP) Genel Yönetim Kurulu Üyesi ve Amasya İl Başkanı Şerafettin Atalay için katledilişinin 53'üncü yıl dönümünde anma töreni düzenledi. Memü Dede Mezarlığı’ndaki anma törenine TİP Hatay Milletvekili Can Atalay'ın annesi Şükran Atalay, babası Mustafa Atalay, yakınları, siyasi partiler ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri ile Amasyalılar katıldı. 

Gezi davası hükümlüsü TİP Hatay milletvekili Can Atalay anmaya ilişkin olarak X hesabından açıklama yaptı. Atalay'ın açıklaması şöyle: 

"Şerafettin Atalay’ı tanıyan, tanımayan, onun mücadelesine saygı duyan, anısına hürmet eden, bugün verdiği eşitlik ve özgürlük mücadelesinin geçmişten gelen kökleri olduğuna inanan, mezarı başında bir araya gelen dostlarım; hepinizi saygıyla ve sevgiyle selamlıyorum. Amasya’nın ayazında öldürülen, katilleri tam 53 yıldır yargı önüne dahi çıkarılmayan Şerafettin Atalay’ın ve kuşağının anısı ve mücadelesinin mirası Türkiye’nin umududur. Fikri ve mücadelesi bizlere emanettir. Bir an bile kuşkuya gerek yok. Karanlıklar mutlaka aşılacaktır. Selam olsun dünyanın ve Türkiye’nin aydınlık geleceğine…

"Anayasaya ve hukuka sahip çıkış bizlere moral ve güç veriyor"
Hiç bir kuralın tanınmadığı; olağanüstülüğün olağanlaştırılmaya çalışıldığı, sırf öyle istendiği için hukukun, Anayasa’nın açık hükümlerinin ayaklar altına alındığı tarihi bir andayız. Bu tarihi anda her türden çaba, uyarış ve direnç çok kıymetlidir. Sizlerin Anayasaya ve hukuka sahip çıkmak için gösterdiğiniz duyarlılığı takdirle izliyorum. Anayasamızı savunmak için bir araya gelen Amasya Demokrasi Platformu’nu kutluyorum. Anayasa’nın askıya alınması karşısında ayrıntılarla değil esasla meşgul olmak durumundayız. Anayasa’ya sahip çıkmanın memlekete, geleceğimize sahip çıkmak olduğunu bir an dahi akıldan çıkarmamalıyız. Sizlerin ve benzeri çok sayıda çabanın Anayasaya ve hukuka sahip çıkışı bizlere moral ve güç veriyor. Silivri’den selamlar…"

Anmada Can Atalay için özgürlük çağrısı da yapıldı 
Can Atalay'ın babası, Şerafettin Atalay'ın kardeşi Mustafa Atalay ise anma töreninde yaptığı konuşmada, "Düşünün ki bir ülkenin yurttaşları anayasa uygulansın, çiğnenmesin diye çaba gösteriyor. Bir ülkenin çimentosu olan, hepimizi bağlayan, her yasanın ruhunu ve içeriğini hem belirleyen hem de yol gösteren anayasamızın askıya alınmaması için mücadele etmekdurumda kalıyorlar. Çünkü arkadaşlarımızın çağrı afişlerinde yazdıkları gibi hukuk çiğnenirse, özgürlükler yok sayılırsa 53 yıl öncesinden 53 yıl sonrasına bir şey değişmiyor. Yurdunu seven, bütün derdi yurdu için mücadele etmek olan insanlarımıza yapılan zulüm bitmiyor" dedi.

"Anayasamızın emrini yerine getirmeyen alt mahkemelerin artık saygınlığından söz edebilir miyiz?"
Anayasa Mahkemesi kararlarına rağmen Can Atalay'ın tahliye edilmemesini eleştiren Mustafa Atalay, "Anayasamızın alenen çiğnenmesinin ve askıya alınmasını tek mağduruŞerafettin Can Atalay mıdır? Yoksa Can Atalay hakkında arda arda yapılan hukuksuz, keyfi uygulamalar aşağıdan yukarıya değdiği bütün kurumları yıprata yıprata, çürüte çürüte yukarıya doğru ilerlemekte midir? Anayasa Mahkemesi’nin açık emrini, bir başka deyişle anayasamızın emrini yerine getirmeyen alt mahkemelerin artık saygınlığından söz edebilir miyiz? Anayasa Mahkemesi ile didişme içine giren, kararlarını uygulamamayı bırakalım meşruiyetini tanımamak noktasına taşıyan Yargıtay’ın saygınlığından söz edebilir miyiz?" diye konuştu.

"Hukuksuzluklara yeni hukuksuzluklar eklenerek Can Atalay olayını geçiştirmenin olanağı yok"
Can Atalay'ın milletvekilliğinin düşürülmesi için Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin baskı altına alınmaya çalışıldığını dile getiren Mustafa Atalay, şunları söyledi:

"Türkiye Büyük Millet Meclisi eğer böylesi bir karar alırsa koruması gereken bir anayasayı kendi eliyle çiğnemiş olmayacak mı? Buradan, 53 yıl öncesi açılan ve halen kapanmamış bir yaranın mezarı başından sesleniyoruz. Yanlış iliklenen bir düğmeyi düzeltmenin yolu baştan yeniden iliklemektir. Hukuksuzluklara yeni hukuksuzluklar eklenerek Can Atalay olayını geçiştirmenin, savuşturmanın olanağı yoktur. Her yanlış adım kaçınılmaz olarak anayasaya çarpmaktadır. Bugün yapılması gereken Meclis'in de hukuksuzluğa ortak olması değil, ard arda verilen Can Atalay hak ihlali kararlarını uygulayacak mekanizmayı çalıştırmaktır. Ülkemizde çok farklı siyasal görüşten kişiler ve partiler tehlikenin farkındadır. Tehlikenin kapsamının Can Atalay olayını çok aştığını görmekte ve göstermektedirler. Kapsamı çok derindir ancak yine de tehlikenin savuşturulması somut olarak Can Atalay’ın özgürlüğü yönündeki ihlal kararlarının uygulanmasından geçmektedir.”

"Anayasa askıya alındı"
Şerafettin Atalay için düzenlenen anma töreninin ardından TİP Hatay Milletvekili Can Atalay için Yalıboyu’ndaki Madenüs Köprüsü'nde basın açıklaması yapıldı.

Burada konuşan annesi Şükran Atalay, "Bugün anayasa askıya alınmış durumda. Sıradan bir hatalı mahkeme kararından veya hatalıbir idari işlemden söz etmiyoruz. Belli bir kişiyi veya bir toplumsal grubu etkileyen haksız, hukuksuz kararlardan ve uygulamalardan da söz etmiyoruz. Ülkemizde bütün yurttaşları birbirine bağlayan bir sözleşmeden, anayasanın askıya alınması üzerine konuşuyoruz. Anayasaları yetersiz bulabilirisiniz, değişmesi için mücadele edebilirsiniz ancak iktidarda olmanın, yürütme gücünü elinizde tutmanın verdiği olanakları kötüye kullanarak, yazılı hükümleri yok sayar ve çiğnerseniz artık başka bir yola girmişsiniz demektir. Bu tehlikeli yola bütün yurttaşlar, siyasal görüşleri ne olursa olsun bütün toplumsalve siyasal hareketler itiraz etmelidir. Bu tehlikeli gidişe 'dur' demek Can Atalay’ın özgürlüğünden düğümlendi. Ancak Can Atalay hakkında verilen hak ihlali kararları anayasamızın emrettiği biçimde, emrettiği usullerle çözülürse rayından çıkmakta olan gidişat düzelebilir. Başkaca hiçbir yol ve yöntem ülkemizde adalet sisteminin çöküşünü durduramaz. Durduramadığı gibi değdiği her kurumu çürüterek büyümeye devam edecektir" dedi.

"Meclis de bu hukuksuzluğun bir parçası olacak"
Can Atalay'ın milletvekilliğinin düşürülmesi için Türkiye Büyük Millet Meclisi baskı altına alındığını dile getiren Şükran Atalay, "Eğer Türkiye Büyük Millet Meclisi de bu hukuksuz sürecin bir parçası olursa çürüme en üst düzeye çıkmış olacaktır. Buradan bir kez daha uyarıyoruz. Yine buradan tehlikeye karşıtutum alan, çaba gösteren bütün yurttaşlarımızı Amasya Demokrasi Platformu’nun şahsında kutluyoruz. Anayasamıza ve hukuka sahip çıkışları çok değerledir. Bizleri yakın ve açık tehlikeden çıkaracak olan bu duyarlılıktır. Buna olan inancımızla bütün katılımcıları selamlıyoruz" diye konuştu.

"Can Atalay derhal tahliye edilmeli"
Amasya Demokrasi Platformu adına konuşan Eğitim Sen Şube Başkanı Mustafa Ölgün de "14 Mayıs seçimleriyle Hatay Milletvekili seçilen hemşehrimiz avukat Şerafettin Can Atalay’ın derhal tahliyesine karar verilmelidir. 53 yıl önce bugün Yüzevler'deki evinin önünde katledilen Türkiye İşçi Partisi İl Başkanı Şerafettin Atalay’ın yeğeni olan ve meslek hayatını halka rağmen ortaya konan keyfi haksızlık ve hukuksuzluklarla mücadeleye adayan Hatay Milletvekili Avukat Şerafettin Can Atalay tüm anayasal hükümler çiğnenerek tutukludur. Hemşehrimizin haksız biçimde tutuklu kalmasına sebebiyet veren fiili durum, Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 83'üncü maddesi, geçmiş Yargıtay ve Anayasa Mahkemesi kararlarıyla 100. yılını henüz geçtiğimiz aylarda dolduran cumhuriyetin temel niteliklerine ve demokrasiye açıkça aykırıdır" dedi.

"Hukuk devleti ortadan kaldırılıyor"
Keyfi uygulamaların Türkiye'yi her geçen gün hukuk devleti olmaktan daha da uzaklaştırdığını belirten Ölgün, halkın hukukaolan inancı günden güne yok edildiğini belirterek, "Hukuk devleti ve demokratik toplum olmanın temelleri ortadan kaldırılmaktadır. Milyonlarca yurttaşın haklı talepleriyle Gezi’de ortaya koyduğu, her biri hukuk zemininde meşru olan ve anayasal güvenceler altındaki hak taleplerinin yargılama konusu edilmesi başlı başına bir hukuksuzlukken, bu keyfiyete dayanarak Can Atalay başta olmak üzere çok sayıda yurttaşın yargı sopasıyla sindirilmeye çalışılması kabul edilemez" diye konuştu.

"Anayasa Mahkemesi kararları uygulansın"
Can Atalay’ın avukat arkadaşları adına konuşan avukat Erdem Türem ise “Demokratik hukuk devletini korumak, anayasaya sahip çıkmak, halkın iradesine, Hatay halkının mücadelesine sahip çıkmak için mücadelemiz sürüyor, sürecek. Amasya halkının huzuru, refahı, eşitliği için canını halkı uğruna feda eden TİP Amasya İl Başkanı, yurtsever ŞerafettinAtalay’ın izinde olan ve Türkiye’nin dört bir yanında hak hukuk adalet mücadelesini biz meslektaşlarıyla omuz omuza büyüten, Hatay’ın kıymetli milletvekili Şerafettin Can Atalay’ın yalnız olmadığını bir kez daha haykırıyoruz. Anayasa Mahkemesi kararları uygulamasın, Hatay halkının iradesi artık tanınsın" ifadelerini kullandı.