Bakanlık tarafından yapılan açıklamada, "Belirli çevrelerin tek taraflı görüşlerini yansıtan, tarihi ve hukuki gerçekliklerden kopuk iddialarının, bizim için hiçbir hükmü bulunmamaktadır" denildi.

Erdoğan'ın sözlerine cevap: NATO'ya katılım, başka ülkenin AB'ye katılım süreciyle ilişkilendirilemez
Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Vilnius'ta 10-12 Temmuz’da düzenlenecek olan NATO Zirvesi'ne katılmak üzere Litvanya’ya gitmeden önce yaptığı açıklamada, "50 yılı aşkın zamandır AB kapısında bekletilen Türkiye var. Türkiye'yi bekleten bu ülkelere buradan sesleniyorum. Türkiye'nin AB'de önünü açın. Finlandiya'nın önünü nasıl açtıysak İsveç'in de önünü açalım" demişti.

Bugün AP Genel Kurulu'nda kabul edilen Türkiye raporunda Erdoğan'ın söz konusu ifadelerine cevap olarak, "Türkiye'yi İsveç'in NATO üyeliğini daha fazla gecikmeden onaylamaya çağıran Parlamento, bir ülkenin NATO'ya katılım sürecinin hiçbir şekilde başka bir ülkenin AB'ye katılım süreciyle ilişkilendirilemeyeceğini vurgular. AP milletvekilleri, her ülkenin AB'deki ilerlemesinin kendi esasına dayandığını belirtir" denildi.

Erdoğan, "olumlu adımlar" istemişti; Dışişleri raporun hükmünün bulunmadığını söyledi
Erdoğan, Vilnius'ta düzenlenen NATO zirvesi sonrası yaptığı açıklamada ise "AB liderlerinden 52 yıldır kapıda bekletilen Türkiye'ye yönelik olumlu adımlar bekliyoruz. Görüşme yaptığım tüm AB liderlerinin ülkeleriyle etraflıca konuştuk. Kendilerinden bu konuda artık 52 yıldır kapıda bekletilen Türkiye'ye yönelik olumlu adımların atılmasını istiyoruz dedik" demişti.

Türkiye raporu sonrası Dışişleri Bakanlığı'ndan gelen açıklamada ise Avrupa Parlamentosu'nun "tarafsız, rasyonel ve yapıcı bakış açısına sahip olmadığı" vurgusu yapılarak "Belirli çevrelerin tek taraflı görüşlerini yansıtan, tarihi ve hukuki gerçekliklerden kopuk iddialarının, bizim için hiçbir hükmü bulunmamaktadır" denildi.

KKTC'den de AP raporuna tepki
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Dışişleri Bakanlığı da Avrupa Parlamentosu'nun (AP) bugün onaylanan Türkiye raporuna tepki gösterdi. Yapılan açıklamada, "AP Kıbrıs konusuna ve Kıbrıs’taki taraflara yönelik bu yanlış ve yanlı tutumunu devam ettirmekte ısrar ettiği sürece, AP’nin bu tür rapor ve kararları bizim için yok hükmündedir” ifadelerine yer verildi.

TIKLAYIN | KKTC’den AP'nin Türkiye raporuna tepki: Bu tür rapor ve kararlar bizim için yok hükmünde 

Bakanlığın 2022 Yılı Türkiye Raporu hakkındaki açıklamasının tam metni şöyle:

"Avrupa Parlamentosu’nun (AP) tavsiye kararı niteliğinde olan 2022 Yılı Türkiye Raporu, 13 Eylül 2023 tarihinde AP Genel Kurulu’nda kabul edilmiştir.

Türkiye karşıtı çevrelerin dezenformasyonuna dayalı haksız itham ve önyargılarla dolu bu rapor, AP’nin gerek ülkemizle ilişkiler gerek AB’nin geleceğine ilişkin her zamanki sığ ve vizyonsuz yaklaşımının bir yansımasıdır. Bu rapor, maalesef AP üyelerinin gündelik popülist siyasetin esiri olduklarını, hem AB’ye hem bölgemize yönelik doğru stratejik yaklaşım geliştirmekten ne kadar uzak kaldıklarını da göstermektedir.

Türkiye-AB ilişkilerinin yeniden canlandırılması için bir fırsat penceresinin açıldığı, kıtamızın istikrarı ve güvenliği açısından böylesi kritik bir dönemde, AP’nin ilişkilerimizin belkemiği olan katılım müzakereleri yerine farklı arayışları gündeme getirmesini akıl dışı buluyoruz.

Ayrıca AP’nin rapora dahil ettiği Ege, Doğu Akdeniz ve Kıbrıs konularında belirli çevrelerin tek taraflı görüşlerini yansıtan, tarihi ve hukuki gerçekliklerden kopuk iddialarının, bizim için hiçbir hükmü bulunmamaktadır.

Önümüzdeki süreçte, Gümrük Birliği’nin güncellenmesi ile ülkemizin vize serbestisi diyaloğunun hızla tamamlanması AB ile ortak hedefimizdir. Bu konularda atacağımız karşılıklı adımlar, Türkiye-AB ilişkilerini ve katılım sürecimizi yeni ve dinamik bir düzleme taşıyacaktır.

Ülkemiz, güvenlik, enerji, iklim değişikliği, göç, ticaret sapması ve ekonomik güçlükler başta olmak üzere mevcut tüm sınamalar karşısında AB’yi küresel güç haline getirecek potansiyele sahiptir. Bu gerçeğin tespiti, bazı çevrelerin günlük çıkarlarına teslim olmayan vizyoner bir bakış açısıyla mümkündür.

2024 yılı AP seçimleri sonrasında oluşacak yeni Parlamentonun tarafsız, rasyonel ve yapıcı bakış açısıyla hareket edeceğini ümit ediyoruz."