Aralarında spor dünyasının ünlü isimleri Arda Turan, Emre Belözoğlu, Fernando Muslera ve Selçuk İnan'ın da bulunduğu toplam 21 kişinin dolandırıldığı iddiasıyla 252 yıla kadar hapsi istenen Denizbank şube müdürü Seçil Erzan ve 6 sanığın yargılandığı ikinci duruşma başladı. Seçil Erzan, bugün ikinci kez hâkim karşısına çıkarak savunmasını yapıyor. 

İstanbul 41. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmada, tutuklu sanıklar Seçil Erzan ve Ali Yörük getilirken ile tutuksuz sanıklar Nazlı Can ve Asiye Öztürk de katıldı. Şikayetçilerden Buse TerimVolkan Bahçekapılı, Tanın Yılmaz, Merve Yılmaz, İsmail İbrahim Çağlar, Burhan Taşpolat, Evrim Pınar Güzel ve Terim Arıcan geldiler. Bir önceki duruşma hakkında zorla getirme kararı bulunan Semih Kaya da tanık olarak dinlenmek adliyeye geldi. Kaya, duruşma salonu dışında bekliyor.


Buse Terim Bahçekapılı ve eşi Volkan Bahçekapılı adliyede

Şikayetçi Arda Turan'ın avukatları, müvekkillerinin mazeretli olduğu için duruşmaya katılamadığını belirttiler. Tanık Nur Erkasap'ın da sağlık sebebiyle duruşmaya katılamayacağını bildirdiği tutanağa geçti. Öte yandan duruşmayı çok sayıda avukat, gazeteci, sanık yakınları da takip ediyor.

Duruşma müşteki ve tanık ifadelerinin alınmasıyla başladı.

Seçil Erzan: Babamın bana kötü davranması hiçbir zaman olmadı

Duruşmada mahkeme başkanı dosyaya iki müştekinin daha eklendiğini söyleyerek Seçil Erzan’a söz verdi. Mahkeme başkanı Erzan’a her şeyi en baştan anlatmasını istedi. Milliyet gazetesinden Damla Güler'in haberine göre, 2010 yılında kuzeni Tanın Yılmaz ve eşinin parasını faize yatırarak bu işe başladığını anlatan Erzan, şu ifadeleri kullandı: 

“Ben onların kız kardeşi gibiydim. İlişkimizde para konuları da konuşuluyordu. 2015 yılında annem ciddi bir beyin kanaması geçirdi. Annem hastalandıktan sonra anneme hassasiyetim artmaya başladı. Yabancı bir yardımcımız vardı. O dönem Merve Tanın bana çok yardımcı oldu. 2016 yılından sonra babam kabuğuna çekildi. Bozcaada’da yaşamaya başladı. Biz de Çorlu’da yaşamaya başladık. Ben babamdan dayak yemedim. Tanın Yılmaz böyle iddialarda bulunmuş. Babamın bana kötü davranması hiçbir zaman olmadı”  

Hüseyin Eligül ve eşiyle annesinin rahatsızlığı döneminde tanıştığını ve samimi olduğunu anlatan Seçil Erzan, “Hüseyin abi zamanla bana akrabaların da paralarını getirdi. Bunları ben talep etmedim” dedi.

Sanık Nazlı Can ile samimi olduktan sonra onunda etrafından para getirip faize yatırdığını söyleyen Erzan, “Artık insanlar, ‘Seçil’i gördüğümüzde gözümüze dolar geliyor’. ‘Para, para’ diyorlardı” dedi. “Galatasaraylı futbolcular da dahil tüm müşterilere çok güzel bir performansla yardımcı oldum” diyen Erzan, “Benim tek amacım iyi bir banka müdürü olmaktı. İşim konusunda çok hırslıydım. Benim her şeyim işim olarak düşünüyordum” dedi.

Atilla Baltaş’ın kendisine ilk olarak 250 bin dolar getirdiğini ve değerlendirmesini istediğini anlatan Seçil Erzan, “Bir yıl sonra 650 bin dolar olarak geri verdim. Daha sonra yeniden kendi parası diyerek 250 bin dolar getirdi. Bunda da 40 gün sonra 400 bin dolar olarak geri istemeye başladı” dedi.

"Başkasının parasıyla açık kapatmaya 2020 yılında başladım"

Mahkeme başkanı: Neden verdin? diye sorunca Seçil Erzan, “Ben o dönem akıl tutulması yaşıyordum. Çok ciddi korkuyordum” dedi. Daha sonra mahkeme başkanı, “Birinden aldığın parayla başka birinin açığını kapatmaya ne zaman başladın?” diye sordu. Erzan, “2020 yılından sonra buna başladım” deyince mahkeme başkanı bu kez, “Atilla Baltaş’a verdiği 400 bin dolar kimin parasıydı?” diye sordu. Seçil Erzan ise, “O tek bir kişinin parası değildi. Benim de param vardı. Hüseyin ağabeyin de parası vardı. Nazlı’nın getirdiği paralar vardı” dedi.

O dönem kimseye fondan bahsetmediğini söyleyen Erzan, “Çünkü herkes benim yakınımdı. Ben kazandırıyorum. Kazandıracağım diyordum. 2021 yılından itibaren gizli bir şeyler yapılıyor demeye başladım” dedi.

Seçil Erzan, "Benim burada anlattığım her şey doğru. Gerçekleri ben anlatıyorum" sözleri sonrası, müşteki sıralarından gülüşme sesleri geldi.

"Aldığım parayı bir başkası kapıyordu"

Hayatında olan herkesin yaşam standartlarının yükseldiğini söyleyen Seçil Erzan, “Arabaları bir üst modele çıkıyordu. Tarlalar alıyorlardı. Gelirlerinin 3,5,10 katı kadar paralar kazanıyorlardı” dedi. Evrim Pınar Güzel’den, “Değerlendireceğim” diyerek para aldığını anlatan Erzan, “İlk başta değerlendirdim. Ancak sonra değerlendirmeye çalıştım. Ancak değerlendiremedim. Zaten aldığım parayı 1 saat sonra başkası kapıyordu” dedi.

"Fatih Terim fonu, Hakan Ateş fonu var demedim"

Herkese gizli iş yapılıyor diyerek para aldığını anlatan Seçil Erzan, “2021 Aralık ayından sonra Bülent Çeviker, Emre Belözoğlu’ndan sonra aklıma ne geliyorsa söylemeye başladım. Fatih Terim ya da Hakan Ateş fonu demedim. Abuk sabuk şeyler söyledim” dedi.

Savunmasının bazı yerlerinde sesi titreyen Seçil Erzan, “MASAK herkesin hesaplarını incelesin. O dönem kim bana para verdiyse kim benden para aldıysa herkesin hesapları incelensin. Ben bir canımla ortada kaldım. Kimseye derdimi anlatamıyorum. Herkes yer içer hesabı Seçil öder” dedi.

Savcılıkta verdiği ifadede eski futbolcu Semih Kaya’nın kendisini tehdit ettiğini söyleyen Seçil Erzan, bugün yaptığı savunmada, “Semih bana hiç kötü davranmadı” dedi. Semih Kaya’nın kendisinden 20 milyon dolar alacağı olduğunu söylediğini söyleyen Erzan, “Bana sürekli bu parayı çıkarmak zorundasın diyordu. Bankaya geliyordu. Evime geliyordu. Fırat ondan da beterdi” dedi.

"Emre Belözoğlu'nun parası herkese dağıldı"

Mahkeme başkanının Emre Belözoğlu’ndan aldığı parayı ne yaptığını sorması üzerine Seçil Erzan, “Aslında onun parası herkese dağıldı. 800 bin doları Semih Kaya’a, 300 bin doları Fırat Özdemir’e verdim. Diğerleri de dağıldı” dedi.

"Semih bu kadar para istemeseydi..."

Semih Kaya’nın fazla faiz istediğini söyleyen Erzan, “Semih bu kadar faiz istemeseydi ben sadece Selçuk İnan’a borçlanacaktım. O bu kadar faiz istemese ben zaten çözecektim. Diğer herkes artıdaydı. Semih Kaya’ya fazladan 4.5 milyon dolar verdim” dedi.

"İyi bir bankacı olmasaydım bana para vermezlerdi"

Savunması sırasında gözyaşlarına hakim olamayan Seçil Erzan, “Geleceğimi kaybettim, İşimi kaybettim insanlar mağdur oldu. Herkesten çok özür dilerim. Ben banka müdürü olarak aldım. Ben orada banka müdürü olmasaydım. Sadece Seçil Erzan olsaydım kimse bana para vermezdi. Evet bana güveniyorlardı beni seviyorlardı. Ama iyi bir bankacı olmasaydım bana bu paraları vermezlerdi” dedi. Salondaki müştekiler evet diyerek Ercan’ın söylediklerini destekledi.

"Dolandırıcı değilim"

Herkesin kendisine hediye gönderdiğini söyleyen Erzan, “Ben hiç onları takmadım. Öyle şeylerde gözüm yoktu. Paradan nefret etmiştim. Aylardır televizyon izleyemiyorum. Dolandırıcı değilim"

Emre Belözoğlu, çocuğun ne suçu var Hiç para alamadı. Semih Kaya almış” dedi. Mahkeme başkanı ise araya girerek, “Semih değil siz almışsınız Emre Belözoğlu’ndan parayı” dedi.

İddianame 
İddianamede Arda Turan, Selçuk İnan, Nestor Fernando Muslera, Buse Terim Bahçekapılı ve eşi Volkan Bahçekapılı'nın da arasında bulunduğu 18 kişi müşteki olarak yer aldı. Erzan'ın 18 müştekiyi toplam 25 milyon 770 bin ABD doları ve 7 milyon 384 bin TL dolandırdığı iddia edildi. Ancak ek iddianamelerle şikayetçi sayısı 21'e katlandı. Bu nedenle Seçil Erzan'a istenen ceza istemi de artarak "Özel Belgede Sahtecilik" ve "Tacir veya Şirket Yöneticisi Olan ya da Şirket Adına Hareket Eden Kişilerin Ticari Faaliyetleri Sırasında Dolandırıcılık" suçlarından 77 yıldan 252 yıla kadar hapis istendi. Diğer sanıklar Ali Yörük, Kerem Can, Hüseyin Eligül, Nazlı Can, Atilla Yörük ve Asiye Öztürk'ün ise aynı suçlardan 3 yıl ile 85 yıl arasında değişen oranlarda hapisle cezalandırılmaları isteniyor.

Ayrıntılar gelecek...